Çocuklarda Ayrılık Anksiyetesini Azaltmak için Öneriler
Bebekler dünyaya geldikleri andan itibaren bağımlı konumunda yer alır ve ihtiyaçlarının karşılanması için bir bakım verene ihtiyaç duymaktadır. Genellikle anne tarafından karşılanan zihinsel, fiziksel ve duygusal ihtiyaçlar bebek ve anne arasındaki bağın sağlıklı gelişmesi için zemin oluşturmaktadır.
Annenin sorumluluğu; bebeğinin sadece fiziksel ihtiyaçlarının karşılanmasını değil, aynı zamanda duygusal yönden de desteklenmesini kapsamaktadır ve çok yönlüdür. Doğduğu andan itibaren bebeklerin ihtiyaçlarına yönelik annenin yanıt verme şekli güvenli bağlanma oluşması için kritik rol oynamaktadır. Örneğin; bebeğinin beslenmesi sırasında annenin kuracağı göz teması, gülümseme, dokunma gibi yanıtlar bebeği ile arasında bağ kurulmasına neden olmaktadır ve anneye karşı güvensizlik hissinin oluşmasını önlemektedir.
Harlow'un öğrencileriyle birlikte maymunlar üzerinde yaptığı bir araştırmada (1958) ; yavru maymun soğuk demir bir çubuktan yapılmış yapay anne figürüne tırmanıp süt içme ihtiyacını karşılamasına rağmen, karnını doyurur doyurmaz kumaş kaplı olan yapay anne figürüne giderek orada kalmaktadır. Fiziksel ihtiyacın dışında sıcaklık ve yakınlık ihtiyacını karşılanmasının önemini ortaya koyan bu araştırmayı takip eden pek çok deney, bebek ve anne arasında kurulan bağın çok yönlü olduğunu kanıtlar niteliktedir. Mahler, Ainsworth, Rhesus, Horney, Bowlby gibi kuramcılar yine anne çocuk ilişkisinin duygusal boyutu üzerine vurgu yapmaktadır.
Bebeklikte oluşan bağımlılık ilişkisi 36. aydan itibaren bağlılık ilişkisine dönmekte ve çocuğun zihninde ki anne figürüne göre şekilenen bir dış dünya imgesi oluşmaktadır. Bu dış dünya imgesine yönelik referansları anne ve babadan alan çocuk dünyanın kendisi için güvenilir bir yer olup olmadığına karar verir ve sosyal ilişki gereksinimini buna göre karşılar. Bu noktada anne ve babanın mükemmelliyetçi kişilik özellikleri ve kaygılı tutumları bebeklikteki güvenli yerden dışarıya çıkmasını engellemekte ve onun anksiyeteyle başa çıkmasını zorlaştırmaktadır. Aynı şekilde kayıtsız ve ilgisiz anne baba tutumları çocuğu dış dünyada ve ev içinde güvende olmadığına inandırmakta ve anksiyeteyle başa çıkmasında desteksiz bırakmaktadır. İlerleyen dönemlerde ortaya çıkabilecek olan, okul problemleri,yakınlık kurma sorunları, ifade edici dil becerileri, iletişim ve başa çıkma yöntemleri geliştirme kapasitesindeki yetersizliklerden korunmak için doğru bağlanma gelişimi önem arz etmektedir.
Çocukla birlikte geçirilen zamanları 0-6 ay içerisinde daha kaliteli hale getirmeye özen göstermek, göz temasını arttırmak, gülümseme ve dokunmaya, özellikle minik masaj ritüelleri hazırlayarak dokunulma ihtiyacının karşılanması kuvvetli bir bağ kurulmasına yardımcı olacaktır.
Gece uykuları için yakınlık kurmaktan kaçınmamak önemlidir. Kendisine ait bir yatakta yatmasına alıştırmak için öncesinde onunla odasında vakit geçirmek, sarılmak ve uykuya hazırlamak yatağa alışmasını kolaylaştıracaktır. Ninni söyleyebilir, masaj yapabilir ve uykuya dalana kadar bebeğinizle birlikte kalabilirsiniz. Çocukluk döneminde yine uyku öncesi vakit geçirmek gece uyku problemlerini önlemeye faydalı olacaktır. (ayrıca bknz. Çocuklarda gelişim ve uyku düzeni )
Çocuğunuzla vedalaşmaktan kaçınmayın! Sizin onunla olamayacağınız zamanları gitmeden önce ona açıklayın ki, geri gelmeme yada terkedilme korkuları oluşup yokluğunuzda yoğun bir anksiyete ortaya çıkmasın. Çocuğunuzun yaşına uygun bir zaman kavramı belirterek ne zaman döneceğinizi ve neden gittiğinizi söyleyerek evden çıkın. Örneğin oyun oynaman bitinceye kadar, yemek yedikten sonra ya da uyuduktan sonra geleceğim diyebilirsiniz. Para kazanmaya gittiğinizi ya da işe gittiğinizi belirtebilirsiniz. Geri gelirken istediği bir şeyi alabileceğinizi (minik ve sağlıklı bir tatlı, süpriz yumurta vs.) söyleyerek geri dönüşünüze yönelik kaygısını azaltabilirsiniz. Muhtemelen heyecenlı bir karşılama sizi bekliyor olacaktır.
Çocuklar ağlama davranışının size karşı bir silah olarak kullanabilirler. Ağladığı için gitmekten vazgeçerseniz bir sonraki sefere daha fazla ağlamasına neden olabilirsiniz. Hatta başka isteklerinin yerine gelmemesi halinde bu ağlama davranışı diğer alanlara da yayılarak pekişmekte ve kalıcılığını arttırmaktadır. Uzun vedalaşmalar yine benzer bir etki yaratmaktadır.
Bebeklik döneminden itibaren belli aralıklarla vakit geçireceği bir akraba yada yakının olması dış dünyaya alışmasını ve sizin gözetiminizde olmasına rağmen belli sınırlar içinde sizden uzakta kaldığında kendini güvende hissetmesine yardımcı olacaktır ve okul öncesi dönemde kreşe alışması için kolaylık sağlayacaktır.
Çocuğunuzun yaşadığı kaygı, korku, üzüntü, kızgınlık gibi duyguları anladığınızı ona hissettirin ve kabul edin. ''Haklısın şu anda üzgünsün, çünkü evde benimle olmak istiyorsun. Ben işimi bitirir bitirmez eve gelip seninle oyun oynayacağım. Sen öğle yemeğini bitirdikten sonra gelmiş olacağım. Bu sırada benim için legodan bir ev yapabilirsin, böylece gelince birlikte o evle oynayabiliriz.''gibi ifadeler kullanarak yaşadığı duyguyla baş etmekte yalnız olmadığını ve onun bu duygusunu önemsediğinizi hissettirebilir, başa çıkmasını kolaylaştırabilirsiniz. Unutmayın çocuklara kocaman oldun artık, ağlama, ne var bunda üzülecek gibi geçiştirme tepkileri içinde bulunduğu duyguyu daha da olumsuz hissetmesine neden olmakta ve bir sonraki sefer için duygunun şiddetini arttırmaktadır.
En önemlisi gün içinde sizinle kaliteli zaman geçiriyor ve size doyuyorsa, yokluğunuzu tolere etmesi kolaylaşmaktadır. Ev içinde ve dışında birlikte geçirilen her dakikanın ne kadar değerli olduğunu unutmamak gerekiyor. Çocuğunuzu dış dünyaya hazırlamak istiyorsanız önce kendine ve size güvenmesini sağlamak için yanında olun ama sağlıklı bir şekilde stesle baş etme yöntemi geliştirmesine yardımcı olmak için özgür bırakın ve sevgi, ilgi ve şevkatle onu beslemek için ona ihtiyaç duyduğu zamanı ayırın.
İlginizi çekebilecek diğer yazılar
Yeni doğan refleksleri nelerdir?
Çocuklarda duygusal gelişimin önemi nedir?
Çocukları zorbalıktan korumak için nelere dikkat etmeliyiz?
Instagramdan takip etmek için; @uzm.psk.sinemcakir
Emeğinize sağlık Ceren Hanım, nerden ne bulSam da okusam derdine derman oluyor bu tarz makaleler teşekkür ederim. Sağlıkla kalın.
Ne mutlu fayda sağlayabiliyorsak. :) Ben teşekkür ederim.
Ne kadar guzel..sicacik..samimi ve dogal bir anlatim..aklina yuregine saglik..soluksuz okudum.tesekkurlerr