Bozcaada Gezi Notları

"İnsanlar uzun ömürlü olsun diye yaratılmış Bozcaada”
Heredot.
Ada Hakkında
Bozcaada eski ismiyle Tenedos kuzey Ege’de Çanakkale’ye bağlı, güzelliği ve sakinliği ile insanı kendine hayran bırakan Türkiye’nin üçüncü büyük adası. Adaya ulaşım Geyikli’den kalkan feribotlarla yapılıyor. Yaz ayları adanın en kalabalık zamanları olduğundan feribotlarda da bir yoğunluk yaşanıyor. Bu nedenle arabayla gidiyorsanız mutlaka en az 1-2 saat önce gidin ve sıraya girin yoksa planladığınız saatten çok sonraya kalabilirsiniz. Ya da garanti olsun diyorsanız aracınız için rezervasyon yaptırıp önceden bilet alabiliyorsunuz. Buradan saatlerine bakabilirsiniz.
Bu şirin adanın kış aylarında nüfusu 2500 civarındayken yaz aylarında nüfus 10.000'lere çıkabiliyormuş. Adanın yerli nüfusunun da gittikçe azaldığı; Çanakkale ve çevresine göç verdiği söyleniyor. Adadaki Rum nüfus ise yok denecek kadar azalmış. Yüzölçümü olarak büyük olsa da yaşam olarak küçücük bir ada. Mesela sadece bir tane okul var ve hiç kırtasiye yok :) Yazın en sıcak günlerinde bile rüzgar alan bir yer olduğu için kış aylarında fırtına ve kötü hava koşulları nedeni ile günlerce feribot seferleri iptal edilebiliyormuş.
Adada Hayat
Adanın eski müdavimlerinden duymanız muhtemel cümle:
“Eskiden kimseler gelmezken çok daha güzeldi Bozcaada”.
Ben çok eski dönemlerini bilmiyorum ama son yıllarda popülerliğinde bir artış olsa da hala bir çok tatil beldesine göre daha sakin, hesaplı ve huzurlu. İnsanın ruhunu besleyen bir mutluluk var adada. Neredeyse tüm yaşam ve yerleşim kuzeyde yer alan merkez bölge etrafında toplanmış bulunmakta. Liman, Kale, pazar yerleri, butik oteller, restaurantlar, barlar, Rum mahallesi hepsi burada. Feribotlara gidiş-geliş ve otellere giriş dışında merkeze araç ile giremiyorsunuz. Kontrol noktasının hemen ilerisindeki genişçe otopark alanına park edip adanın arnavut kaldırımlı yollarından yürüyerek gidebiliyorsunuz. Plajlar ve koylar ise adanın tüm çevresine dağılmış. Yarım saatte bir bu koylara kalkan otobüsler var. Fakat bizim gibi Bozcaada’nın masmavi sularını koy koy gezmek istiyorsanız araba şart.
Konaklama
Bozcaada tatiline teyzelerim, annem, kızkardeşim, kuzenlerim ve kızlarım hep beraber çıktık. Bu kadar kadın bir arada olunca ev kiralamak da çok daha mantıklı oldu. Bir tanıdığımız aracılığıyla karşılıklı tek katlı iki bağ evi kiraladık.
Evimizin bahçesi göz alabildiğine üzüm bağları, meyve ağaçları, ayçiçekleri ve sebze fideleriyle çevriliydi. Çocuklar ve bizim için doğanın ortasında tam bir huzur bahçesiydi. Her gün taze domates ve biber topladık. Minik kabakları dalından koptuğu gibi pişirip yedik. Her sabah kuş sesleri arasında güne merhaba derken ruhumuza yeni yeni kapılar açtık.
7 gün çok mu uzun olur derken doyamadık adanın doğasına. Kızların özgürce tarlalarda koşarak saatlerce oynadığı günler inanıyorum unutamayacakları anılar olarak kalacak kalplerinde. Siz de konaklama seçeneklerine bakarken ev kiralamayı da bir değerlendirim derim.:)
Adanın merkezinde çok sayıda pansiyon ve butik otel bulacağınız gibi merkezin dışında çocuklar için keyifli olabilecek seçenekler de var. Ataol Çiftliği, Pelagos Otel, Bertiz Otel plajları için gittiğimiz ve memnun kaldığımız otellerdi.
Yeme-İçme
Bozcaada’nın merkezinde yan yana sıralanmış bir sürü restaurant göreceksiniz. Harika mezeler ve taze deniz ürünleriyle hepsi birbirinden lezzetli ve şirin. Gezerken gözünüze hoş gelen bir yere oturun derim. Eğer kalabalıksanız önceden rezervasyon yaptırmanız gerekebilir. İskelenin hemen yanındaki Asma6'nın mezeleri ve ara sıcakları çok başarılıydı. Ayazma plajlarının hemen yanında yer alan Vahit’in Yeri ise deniz sonrası uğrayıp gün batımında yemek yemek için ideal.
Kahvaltı için aynı zamanda sanat galerisi olan Rengigül Cafe’yi tavsiye edebilirim. Ev yapımı reçelleri, tatlıları ve sunumları ile uzun ve keyifli bir kahvaltı için birebir.
Eğer et yemek isterseniz de adanın merkezinden uzaklaşıp büyük bir bahçe içinde hizmet veren Maya restauranta gidebilirsiniz. Fix menü ile hizmet veren mekanda ev yapımı ekmekler, mezeler ve et çeşitleri var. Eğer et için yerim kalsın diyorsanız bizim gibi karnınızı ekmek ve başlangıçlarla doldurmayın derim. :)
Yemek sonrası birşeyler içmek için ise favori mekanımız Salhane oldu. 9 yıl sonra tekrar geçen yıl açılan mekanda hem deniz kenarında yakamozu izleyebilir hem de konserlerin tadını çıkarabilirsiniz. Biletix’den ya da mekanın kendisinden rezervasyon yaptırabileceğiniz bu etkinliklerde çok tanınmış isimler de çıkıyor.
Bir diğer sevdiğimiz mekanda Bakkal Coktail Bar oldu. Ada müzesinin hemen karşısında rengarenk sandalyeleriyle küçük bir dinlenme molası için ideal.
Adanın merkezindeki devasa çınarın altında Çınaraltı kahvesinde türk kahvesi, Ada Cafe’de gelincik şerbeti için. Veli Dede’de adaya özgü domates, gelincik gibi reçellerin tadına bakabilir ve satın alabilirsiniz. Adanın sakızlı kurabiyesinin ve birbirinden taze pastalarının tadına bakmak için ise favorimiz Çiçek Pastanesi.
Plajlar
Bozcada’da neredeyse her koya ve plaja gittik. Tam bir mavi aşığı olarak bu güzel adanın berrak soğuk denizinin tadını çıkarmamak olmazdı. Halen adadaki birçok koyun el değmemiş olduğunu ve gittiğinizde ne şemsiye ne şezlong bulamayacağınızı şimdiden söyleyeyim. Adanın en popüler ve kalabalık plajı Ayazma. Denizi harika ama o kadar kalabalık oluyor ki mutlaka erkenden gitmeniz gerekiyor. Etrafında yemek yiyebileceğiniz restaurantlar da mevcut. Bir diğer plaj da Ayazma’nın hemen ilerisindeki Habbele koyundaki Mitoz beach. Küçük ama şirin bir plaj fakat adada çok az sayıda plaj işletmesi olduğundan buraya da gitmeden rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Biraz ilerisinde Bertiz Otel’in plajına da dışarıdan misafir kabul ediyor. Otel de plaj da çok keyifli fakat yüksek giriş ücreti nedeniyle pek tercih edilmediğini söyleyebilirim.
Pelagos Otel’de hem kaldığımız eve yakın olduğundan hem de çocuklarla rahat ettiğimizden tercih ettiğimiz plajlardan biri oldu. Sahilinde bir de havuzu var. Adanın kuzeyindeki koylar güneye göre daha rüzgarlı ve dalgalı olsa da burası korunaklı bir koyda yer aldığı için denizi de gayet keyifliydi. Yine bu bölgeye yakın Ataol Beach; çimlik alanları, su ve oyun parklarıyla çocuklar için bir diğer alternatif olabilir.
Yine Habbele koyunun hemen yanında Sulubahçe plajı var. Buranın denizi ve kumsalı harika fakat herhangi bir işletme olmadığından tuvalet ya da şemsiye de yok. :) Bu nedenle uzun süre kalmak için uygun olmasa da bir iki saat mavi sularda serinlemek için harika bir tercih. Denizi o kadar berrak ki cam gibi tüm yüzeyi görebiliyorsunuz. Akvaryum koyu ve kıyıya vurmuş batık gemisi ile Beylik koyu da adanın diğer bakir plajlarından.
Eğer koy koy plajları gezecekseniz yanınıza portatif sandalye ve şemsiye almanızı tavsiye ediyorum. Termos ve soğutucu çantalar da çok işinize yarabilir. Biz pek hazırlıklı gitmiş olmasak da gezerken tanıştığımız ailelerden tüyoları kaptık. Özellikle plajda 10 dakika da kurabileceğiniz çadırlar çok ekonomik fiyatlara Decathlon’da satılıyormuş. Sadece deniz, kum ve siz olmak istiyorsanız Bozcaada plajları tam size göre.
Neler Yapılır?
Adanın en batısında, Rüzgar güllerinde güneşin batışını izlemeden dönmeyin. Kalabalık olduğu için biraz daha erken gitmenizi tavsiye ediyorum. İmkanınız varsa portatif sandalyelerinizi, kilimlerinizi ve piknik sepetinizi alıp dalgaların sesini kayalıkların üzerinde, Ege’nin en batı ucundan dinleyerek kızıl gökyüzünün keyfini çıkarın. Biz tüm aile beraber olduğumuzdan mı, manzara büyüleyici olduğundan mı, yoksa sadece mutlu olduğumuzdan mı bilinmez; kahkahaların şarkılara karıştığı unutulmaz bir gün batımı yaşadık.
Bozcaada Kalesi
Feribotla gelirken size ilk merhaba diyen bu güzel kaleyi sabah 10.00 akşam 20:00 arası gezebilirsiniz. Biz hava yavaş yavaş serinlemeye başladığı saatlerde akşam üzeri altı gibi gittik. Tabiki tüm çocuklar gibi bizim kızlarda burayı çok sevdi. Biraz gezip harika ada manzaralarını fotoğrafladıktan sonra kalenin hemen ilerisinde ki sahilde kurulu pazar yerini gezdik. Hediyelik eşya almak için buradaki yerleri tavsiye edebilirim.Biraz daha içerlere girince Çavuş üzümü, ev yapımı reçeller, kurutulmuş ada baharatları satan tezgahları görebilirsiniz. Eğer mevsimindeyseniz adaya özgü bu lezzetli üzümlerden bol bol yiyin!
Bozcaada fotoğraflarının birçoğuna renk katan sokaklar ve evler ise Rum Mahallesinde yer almakta. Bir akşam üzeri bu mahalledenin dar sokaklarında kaybolun. Rengarenk kapılar, çiçekler, adanın miskin kedilerinin arasında huzurlu bir gezinti adanın olmazsa olmazı arasında. Meryem Ana klisesi, Bozcada müzesi de bu sevimli mahallede görmeniz gereken önemli tarihi yerlerden.
Şarap yapımını görmek, üzüm bağlarında gezintiye çıkmak istiyorsanız şarap üreticilerinin tur ve tadım programlarına göz atabilirsiniz.
Ayrılırken
Doya doya geçen bir haftanın ardından valizlerimize üzümlerimizi, reçellerimizi ve güzel anılarımızı koyup ayrıldık adadan. Feribot iskeleden hareket ettikçe, yavaş yavaş ufukta kaybolmaya başladı Bozcaada. En son Kale ile vedalaştık; zaten ilk kez de onunla selamlaşmıştık. "Samimi, küçük ama güzelliği bir o kadar büyük".
Veda ederken kalbimize sıcacık bir mutluluk, yüzümüzde ise kocaman bir gülümseme bıraktı.
Bilgilendirici bir değerlendirme olmuş.
Sizinle görüşüp daha detaylı bilgi almak istiyorum.